aofsorular.com
CBS111U

Harita Tasarımı

2. Ünite 20 Soru
S

İmal edilecek bir ürünün biçimsel ve fonksiyonel özelliklerinin üretim öncesinde bir amaca göre belirlenmesinde ne denir?

Tasarım, imal edilecek bir ürünün biçimsel ve fonksiyonel özelliklerinin üretim öncesinde bir amaca göre belirlenmesidir. Genel olarak, endüstriyel tasarım, çevre tasarımı ve grafik tasarım olmak üzere üç gruba ayrılır.

S

İlk ve temel iletişim sistemi olarak grafik sembollerle iletişim kurmak neden en kolay ve uygun yol olarak kabul edilmektedir?

Nesnel çevrenin algılanmasında ilk basamak görme olayıdır. Nesnelerin üzerine düşen ışık yansır ve göz küresi içerisinde bir görüntü oluşturur. Bu görüntü sinir sinyallerine dönüşerek beyne iletilir. Görme olayı olarak tanımlanan bu olay her gözlemcide aynı biçimde işler. Görme bağlamında sembollerin dili önem kazanır. Semboller bilginin kolay ve çabuk anlaşılmasını sağlar. Bu yüzden ilk ve temel iletişim sistemi olarak grafik sembollerle iletişim kurmak en kolay ve uygun yol olarak kabul edilir.

S

John Locke, insnaların dünyayı anlaması ve duyu organları arasında nasıl bir ilişki olduğunu ifade etmiştir?

John Locke, 17. yüzyılın ünlü İngiliz düşünürüdür. Akıl çağının kurucusu olarak kabul edilir. Locke’a göre tecrübeden bağımsız,
soyut olarak bir şeyi bilmek mümkün değildir. İnsanlar duyu organlarıyla gözlemlerde bulunarak dünyayı anlarlar.

S

Odaklanma ile tasarımcı neyi hedefler?

Odaklanma
Odak, tasarımı yapılan grafik yüzeyin başlangıç noktasıdır. Odaklanma ile tasarımcı, hedef kitlenin algı boyutu ile bu boyuta göre tasarım yapmayı hedefler. Tasarımcı, hangi detayın ya da detayların daha önemli olduğuna karar vererek görsel açıdan ilgi duyulacak bir odak belirler. İnsan gözünün izi sayfa üzerinde sol üst köşeden başlar, optik merkez üzerinden sağ alt köşeye doğru gider. Bu nedenle tasarım için en önemli detayın bu sanal çizgi üzerinde olması sağlanmalıdır. İnsanın ilgisi, büyükten küçüğe, siyahtan beyaza, renkliden siyah-beyaza doğrudur.

S

Tasarımcı açısından oran ne anlama gelmektedir?

Oran
Tasarımcı açısından oran, boyutlar arasındaki ilişkilerdir. Tasarım yüzeyinin eni ile boyu, görsel detayların
genişlikleri ve yükseklikleri ile bir arada oluşturdukları kitlelerin boyutları arasında daima orantıya
dayalı ilişkiler vardır. Kullanılan görsel detayların tasarım içindeki diğer elemanlarla kurduğu orantısal
ilişkiler, algı ve iletişimi doğrudan etkiler. Uyumlu oranlara ulaşabilmek için matematiksel verilerden yararlanılabilir.
Grafik tasarımda oran, çoğunlukla büyüklük küçüklük ilişkisiyle sağlanır.

S

Ölçek çubuklarına neden ihtiyaç duyulmaktadır?

Ölçek
Haritalara, kullanım aşamasında, boyut olarak büyültme veya küçültme işlemi uygulanır ya da bir haritanın herhangi bir sunumda, kitap veya gazetede yayınlanması gerekebilir. Bu durumda boyutsal olarak değişime uğrayan harita üzerindeki bilgilerin doğru anlaşılabilmesi için harita ile aynı oranda değişim geçiren ölçek çubuklarına ihtiyaç duyulur. Çünkü harita yarı yarıya küçültülmüş ise ölçek çubuğu da aynı oranda küçültülmüş demektir. Ölçek çubukları basit ve sade olmalıdır. Genellikle siyah tonlarda hazırlanan ölçek çubuklarında, harita kullanıcısı olan kitlenin ihtiyacı uzunluk birimleri tercih edilmelidir.

S

Haritada kuzey oku kullanılmasının kullanıcı açısından katkısı nedir?

Kuzey Oku
Gerçek kuzey, harita kuzeyi ve manyetik kuzey olmak üzere üç tür kuzey yönü vardır. Genel olarak haritaların üst kısımları harita kuzeyini gösterir. Ancak bazı harita türlerinde, kuzey okunun kullanılması, harita kullanıcısına haritanın yönlendirilebilmesi
için büyük kolaylık sağlar. Bu tür harita türlerine denizcilikte, turizmde ve askeri alanlarda rastlanır. Modern haritalarda kullanılan kuzey oklarının küçük ve sade olması tercih edilir. Ancak tarihi haritalarda, süslü ve genellikle kuzey dışında diğer ana yönlerinde gösterildiği figürler tercih edilir. Kuzey oku genel olarak sol tarafta ve diğer harita elemanları ile uyumlu büyüklükte yer alır.
Haritanın kenarında ya da yüzeyinde, yönlendirme için kullanılacak açısal ya da tarihsel bilgiler verilerek, harita kuzeyinin diğer kuzey çeşitlerine yönlendirilmesi sağlanır.

S

Haritada kullanılan Kartografik İşaret nasıl sınıflandırılır?

Kartografik İşaret
Harita ile bilgi iletiminde kartografik işaretler kullanılır. Kartografik işaretler, ilettikleri bilginin özelliğine bağlı olarak, yazılı sözcükler ve dilsel olmayan işaretler olmak üzere iki gruba ayrılır. Dilsel olmayan işaretler ise çizim altlığı boyutları ve grafik
işaretlerdir. Çizim altlığı boyutları, objelerin doğadaki konumlarına ilişkin bilgilerin aktarılmasında kullanılır. Grafik işaretler ise nokta, çizgi ve alan yardımıyla görsel değişkenler kullanılarak meydana getirilmiş işaretlerdir. Görsel değişkenler, mevcut
bir işaretin görünümünü değiştiren ve dolayısıyla kendilerine bir takım bilgiler yüklenebilen, şekil, yönlendirme, boyut, renk, değer, yapı ve tane gibi değişkenlerdir.

S

Akarsu isimleri harita üzerinde hangi kenara yazılır?

Akarsu isimleri, akarsu kuzey güney yönünde uzanıyorsa, akarsuyun batı kenarına, doğu batı yönünde uzanıyorsa kuzey kenarına yazılır.

S

Bilgilendirme ve eğitimsel amaçla düzenlenen haritalarda kullanılan yazı tipi nasıl olmalıdır?

Haritadaki Yazıların Tipleri
Yazı tipi seçiminde ana ölçü uyumluluk ve diğer detaylarla olan ilişkidir. Bilgilendirme ve eğitimsel amaçla düzenlenen haritalarda düz ve sade yazı tipleri kullanılmalıdır. Yazı tipleri Serif ve Sans serif olmak üzere ikiye ayrılır. Bunlardan Serif fontları Times New Roman ve Georgia’dır. Bu fontlar genelde baskın detaylar için kullanılmaktadır. Sans serif fontları saydam ve yansıtılan görsel materyaller için daha uygundur. Bu fontlara örnek olarak Arial, Verdana ve Helvetica tarzı fontlar verilebilir. Birçok uzman kartograf, bir haritada sadece bir tek yazı tipi kullanılması gerektiği fikrindedir. Uyumu sağlamak için, bir yazı tipinin belirli türevleri kullanılabilir. Yazılar arasındaki büyüklük farklılıkları kullanıcı tarafından kolayca algılanabilir olmalıdır. Örneğin bir yerleşim yeri ismi 8 punto ile yazılıyorsa, ondan daha önemli yerleşim yeri ismini 9 punto ile yazmak aradaki farkı ayırt edebilme
açısından anlamsız olacaktır. Yaklaşık 10 punto civarındaki yazı büyüklükleri için, iki puntoluk yazı farkları ayırt edilebilir. 9–10–11 punto ile yazılan yazılar yerine 8-10-12 puntolar kullanılmalıdır.

S

Haritalarda nokta detaylarda etkilendirme nasıl olmalıdır?

Nokta Detaylarda Etiketlendirme
Nokta detaylarda etiketlendirme noktanın yanına belirli bir uzaklıkta ve yatay olarak yapılır. Yataylık küçük ölçekli haritalarda, enlem dairelerine paralel olacak biçimde, büyük ölçekli haritalarda ise haritanın yatay kenarlarına paralel olacak şekilde
yapılır. Etiket, nokta detaya ne çok yakın ne de çok uzak olmalıdır.

S

Yansıtıcı bir orijinali çoğaltmak için tek kısıtlama nedir?

Yansıtıcı (Opak) Orijinal
Yansıtıcı bir orijinali çoğaltmak için çizilmiş ya da basılmış materyaller kullanılabilir. Tek kısıtlama orijinal haritanın ışığı geçirmeyen (yansıtan) bir altlık üzerinde olmasıdır.

S

Diazo tekniğinde şekil ömrünün kısa olmasını nedeni nedir?

Saydam Orijinal
Saydam ya da yarısaydam orijinaller, astrolon, polyester ve aydınger gibi altlıklardır. Bunların çoğaltılmasında da fotokopi yöntemi kullanılır. Ancak yakın geçmişe kadar diazo yöntemi de sıklıkla kullanılmıştır. 

Diazo ya da ozalit yönteminin prensibi diazo ve azo isimli iki organik bileşen arasındaki ilişkiye dayandırılmıştır. Bunlar birleştikleri zaman çoğunlukla siyah olan bir renk meydana getirirler. Bu arada amonyak katalizör olarak kullanılır. Eğer katalizör olmazsa azo ve diazo bir araya gelemez. Diazo tekniği çok fazla miktarda kopya gerekmeyen hızlı basım işlerinde kullanılan ucuz yöntemdir. Gün ışığı gören şeklin yavaş yavaş solması nedeniyle, şekil ömrünün kısa olması gibi bir sakıncası vardır.

S

Günümüzde, bir haritanın oluşturulması ve çoğaltılması için gerekli bilgiler saklanması teknolojiden nasıl etkilenmektedir?

Günümüzde, bir haritanın oluşturulması ve çoğaltılması için gerekli bilgiler, teknolojik gelişmelerle orantılı bir şekilde bilgisayar ortamında saklanmaktadır. Bu tür sayısal bilgilerin görülebilir hale gelmesi için üretilecek haritalar çeşitli biçimlerde
olabilir. Yazıcı ve çiziciler ile kâğıt üzerinde analog haritalar elde edilebilir. Bu tür çıktılara hard copy haritalar denir. Diğer bir harita türü ise bilgisayar ekranında geçici bir süre görüntülenen soft copy (ekran) haritalardır. Bu ayrım analog harita, ekran haritası olarak da yapılabilir.

S

Litografinin yaygın olmasının nedeni hangi özelliklerinden kaynaklanmaktadır?

Litografi
Günümüzde en yaygın kullanılan baskı tekniği, düz baskı prensibine dayanan ofset baskı tekniğidir. Litografi ya da offset baskı matbaacılık endüstrisinde büyük ölçüde diğer klişe baskı yöntemlerinin yerine geçmiştir. Kartografya açısından ise, basılan
haritaların neredeyse tamamı litografi yöntemi ile basılmaktadır. Litografinin bu derece yaygın olmasının nedeni hem ekonomik olması hem de yüksek kalitede baskıya imkân vermesidir.

S

Rengin fizyolojik olarak algılanması nasıl gerçekleşir?

Rengin fizyolojik olarak algılanmasının esası gözün retina tabakasındaki kırmızı, yeşil ve mavi renge duyarlı sinirlerin ilgili rengi beyne iletmeleridir. Rengin tam olarak algılanması bu sinirlerin farklı oranlarda uyarılmalarıyla olur. Yukarıda sözü edilen teori gereğince kırmızı, yeşil ve mavi ışık renklerinin ikişerli toplanmasıyla toplamalı renkler elde edilir (Şekil 2.23). Bunlara toplamalı ikincil (tamamlayıcı) renkler denir. Bu üç ana rengin toplanmasıyla beyaz elde edilir. Şekil 2.23’de kırmızı ve yeşilin toplanmasıyla sarı, kırmızı ve mavinin toplanmasıyla magenta (soğuk kırmızı), yeşil ve mavinin toplanmasıyla cyan (bir çeşit mavi) elde
edilmektedir. Toplamalı ikincil renkler olan sarı, magenta ve cyana baskı renkleri de denir.

S

Çıkarmalı ana renkler nasıl oluşur?

Renk konusu işlenirken renk, boya rengi, ışık rengi gibi kavramlar sıkça kullanılır ve karıştırılır. Baskı ve renk grafik işlerinde kırmızı ve yeşil karıştırıldığında sarı renk elde edilemez. Çünkü bu işlerde kullanılan boya renginin ışık rengi ile ilgisi yoktur. Işık, belirli dalga boyundaki renkleri yansıtır. Boya renkleri ise belirli dalga boyundaki renkleri yutar. Bu ışınlar yutulma ile kaybolduğu için beyaz ışının bir bölümü eksilmiş olur. Bir başka ifadeyle beyazdan yani üç ana rengin toplamından çıkarılmış olur. Bu şekilde elde edilen renklere çıkarmalı ana renkler denir (Şekil 2.24). Matematiksel olarak düşünüldüğünde üç ana rengin toplamından, toplamı oluşturan renkler çıkarılırsa siyah renk oluşur.

S

Görme duyusunda retinanın görevi nedir?

Görüntüleme ve görüntü işleme alanındaki büyük gelişmelere rağmen objeleri insan gözü kadar iyi algılayabilen bir cihaz henüz geliştirilememiştir. Görme olayı, elektromanyetik dağılımın göz retinasına etki eden belirli sınırlardaki dalga boylarıyla gerçekleşmektedir. Gözümüz retinasında oluşan görüntü görme, sinir sistemi ile beynin görme merkezine ulaştırılmakta ve psikolojik görme algılaması sağlanmaktadır. Yani bir obje insan gözünde göz sinirleri yardımıyla retina üzerine odaklanmasıyla şekillenmektedir. Retinaya ters görüntüler yansımaktadır. Retina çubuk ve koni olarak adlandırılan iki çeşit ışık algılayıcısına
sahiptir. Göz retinası üzerine dağılmış en az 75 milyon çubuk algılayıcı vardır. Çubuk algılayıcılar renge karşı hassas değildir. Sadece ışık şiddetine duyarlıdır. Yani karanlıkta görmeden sorumludurlar. Başka bir deyişle, sadece görüntünün siyah-beyaz halini algılayabilirler.

S

Çıkarmalı renk karışım yöntemi yardımıyla birim küpte renklerin tanımlanması hangi renk uzayı ile ilişkilidir?

CMY Renk Uzayı
CMY renk uzayı çıkarmalı renk karışım yöntemi yardımıyla birim küpte renklerin tanımlanmasıdır. Cyan, magenta ve sarı CMY renk uzayının eksenleridir. Bu sistem toplamalı renk karışımı yönteminin tamamlayıcısıdır. Yani RGB renk uzayının tamamlayıcısıdır. Bunun anlamı CMY renk uzayını oluşturan iki bileşenin karışımıyla RGB renk uzayını oluşturan bir bileşenin elde edilmesidir. Örneğin cyan ve magenta karıştırılınca, cyanın emilmesiyle magenta kırmızıyı, magentanın emilmesiyle cyan yeşili yansıtır. Böylece sadece emilme olmayan bölgede mavi kalır. Benzer olarak cyan ve sarı karışımı yeşili ve magenta ve sarı karışımı kırmızıyı verir. CMY renk uzayı küpünün (1,1,1) noktası siyahı gösterir. Çünkü bütün elemanların ışığı emilmiştir.
Yani toplam ışıktan ışığın tamamı çıkarılmış, geriye siyah kalmıştır. Küpün orijini beyaz (0,0,0) dır. Teorik olarak küpün beyaz ve siyah noktalarını birleştiren diagonal çizgi boyunca ana renklerin eşit oranlarda katılmasıyla gri renkler oluşur.

S

CIE Lab Renk Uzayı nedir?

Renk eşleme deneyleri insan gözünün ışığı algılamasının lineer olmadığını göstermiştir. CIE tarafından tanımlanan XYZ renk uzayı renkli ışığın spektral güç dağılımıyla lineer ilişkilidir. Bir renk uyarımı değiştiği zaman, gözlemci bir süre sonra renkte bir farklılık algılayacaktır. CIE Lab renk uzayının en belirgin özelliği renk uzayının algılama yönünden düzgün değişim göstermesidir. CIE Lab renk uzayı Munsell renk sistemi üzerine kuruludur. CIE Lab renk uzayı 1976 yılında görsel medya için tasarlanıp oluşturulmuştur.
Günümüzde CIE Lab renk uzayı çeşitli alanlar için standart renk uzayı olarak seçilmiştir ve bugün pek çok uygulamada kullanılmaktadır. CIE Lab renk uzayının bileşenleri değer (L: lightness), tonlama ve doygunluk (a, b) dir. L, bir rengin açıklığını, a ve b ise rengi oluşturmaktadır (Şekil 2.34). Bu değerler CIE XYZ renk uzayına bağımlı olarak hesaplanır. Bu hesaplama için gerekli ilişki beyazın CIE XYZ uzayındaki değerleriyle sağlanır. Dolayısıyla bu değerlerin hesaplanması için yani X, Y ve Z değerlerinden L, a ve b değerlerinin hesaplanması için standart aydınlatıcının ve standart gözlemcinin hangisi olacağına karar
verilmelidir.