BİLGİ EKONOMİSİ

İnsan genetiği yüzde 99 şempanzelerle aynıdır. Her ikisi de sosyal gruplar olarak yaşarlar. Yüksek zeka ve sorun çözme yeteneğine sahiptirler. Bununla birlikte, Mithen’e göre aralarında üç önemli fark vardır:
• İnsan, bilgiyi biriktirebilir; kendi düşüncesi üzerine düşünebilir.
• İnsan bulduğu çözümleri iyileştirebilir, değiştirebilir, yeni fikirler üretebilir. İnsan zihni, doğada kendi içeriği üzerine etkide bulunabilen tek şeydir.
• İnsanlar gelişkin dil kullanımı ile işbirliği içinde ekip olarak düşünebilir.

Boşluğun; "teknoloji birikmiş bilgi olarak bir stok büyüklük; bilgi ise buna eklenen ve bundan çıkan akım büyüklüktür" şeklinde doldurulması uygun olacaktır.

Newton’un Principia (1687) adlı eseri Mekaniğin 3 temel yasası ile bilim tarihinde ilk bilimsel devrimi ve İlk bilimsel paradigmayı ortaya çıkardı. Artık insanlık, doğanın işleyiş yasalarını aklı ile bilimsel yasalar olarak açıklıyor; onun işleyiş tekniğini keşfediyor ve yaşamına teknoloji olarak uyguluyordu.

Bilimsel ve teknolojik yeniliklerin sürüklediği yeni toplum ve uygarlık düzeyinde; her şey yeniden yapılanırken; toplumsal bütün tüm alanları ve içeriği ile yeniden yapılanıyor:

Bilgisayar bilimi, biyoteknoloji, yapay zeka ve nano teknolojinin hepsi özünde kuantum teorisinden yararlandı. Bu alanların hepsinde ve birbiri ile evliliği sayesinde, enformasyon çağı yerine, bilgi toplumunu yeni bir dönemine yakın gelecekte geçilmesi bekleniyor. Elektronik bilgisayarların yerini optik bilgisayarların alması, fotonların denetimine dayalı optik bilgisayarları 21. yüz yılımızın en etkili teknolojisi yapmaya aday. Elektronikte ışığın kullanılması “optoelektroniği” yarattı. Optoelektronik, bilgisayarlarda mikroskobik lazer ışığı içeren çiplerin kullanımı söz konusudur.

"Gen ve nano teknolojileri sayesinde yapay organlarla, doğal organların kalıtımıyla uyum yetersizliğini giderici gelişmeler bekleniyor." şeklinde tamamlanması uygun olacaktır.

Bilgi toplumunda yeniliklerin, her alanda, özellikle de bilgi ve teknoloji üretiminde sürekli olması nedeniyle,
• Verimlilik,
• Hız,
• Kalite,
• Esneklik,
• Çeşitlenme ve farklılaşma,
• Yerel ve küresel rekabet ile
• Bağlı ve destek endüstriler arası dayanışmanın getirdiği ortaklaşa rekabet ekonomik faaliyetin niteliklerini belirliyor.

Buhar makinesi, imalat sanayileri, fiziksel emeğin ikamesi ve parlamenter demokrasi sanayi toplumunun özellikleri iken ağ toplumu-yatay örgütlenme bilgi toplumunun bir özelliğidir.

Yukarıda yer alan eşleştirmelerden tümü doğrudur.

Bilgi toplumunun yapılanmasında merkezi unsur olarak, eğitimli insan, yani entelektüel sermaye bulunur. Bunun için, sürekli eğitim ve ömür boyu öğrenimin amacı, başarı odaklı yaratıcı insan yetiştirme stratejisinden geçer.

Newton’un Principia (1687) adlı eseri Mekaniğin 3 temel yasası ile bilim tarihinde ilk bilimsel devrimi ve İlk bilimsel paradigmayı ortaya çıkardı.

Nano, metrenin milyarda biri olan bir büyüklük ölçüsüdür.

Nano teknolojiler, atomik ve moleküler ölçekte işleyiş ve etkileşimleri konu edinir

Bilgi, işe yaramak için harekete geçmiş olan bilişsel bir bağlam ve sistematik kazandırılmış enformasyondur.

Rönesansın getirdiği düşünceler, 17. yy felsefi düşünceleri içinde, derlenip toparlanıp sistemleştirildi. Bu süreci yaratan düşünürlerin başında Descartes, Th. Hobbes, Leibniz, Spinoza gibi ünlü düşünürler gelir. Huntington ise 17. yüzyıl düşünürü değildir.

Teknoloji, bilimsel bilginin alet ve edevatta yurtlanarak, donanım durumuna dönüşmüş biçimidir.

ABD’li Cohen ve Boyer 1973’te, yabancı genleri bakterilerin içine sokma tekniğini keşfettiler.

Yaşamdaki her şeyi akıl yoluyla açıklama arayışı aydınlanma düşüncesini kökleştirdi. Fransa’da Voltaire, J.J. Rousseau ve Ansiklopedistler; İngiltere’de Newton’un Mekaniğin yasalarıyla ilk bilimsel devrimin ilkelerini ortaya koyması yanında, J.Locke ve D.Hume gibi düşünürlerle, Almanya’da Leibniz, Wolff ve nihayet Kant aydınlanmanın düşünür ve filozofları olarak, doğa ve evrenin akıl yoluyla kavranabileceğini, açıklanabileceğini ve bu yolla insanların özgürlük ve mutluluğa erişebileceğini savundular.

Daniel Bell (1973), Post Endüstriyel Toplum kitabında bilginin önemini ve yeni toplumsal yapılanmayı inceler.

Newton’un Principia (1687) adlı eseri Mekaniğin 3 temel yasası ile bilim tarihinde ilk bilimsel devrimi ve İlk bilimsel paradigmayı ortaya çıkardı.