BALIK YETİŞTİRİCİLİĞİ - Deneme Sınavı - 27

Sulardaki ışık geçirgenliği seki-diski ile ölçülebilir.

Bulanıklık (turbidity), suyun içinde askıda kalan parçacıklardan meydana gelen ve suyun rengine de etki eden bir parametredir.

Neredeyse hepimizin bildiği “dünyamızdan bir damla suyun bile eksilip artamayacağı” ifadesi doğrudur. Ancak; 

• İnsan populasyonları için sınırlayıcı faktörlerin geçmişe oranla çok daha azalması, 

• Dünya nüfusundaki hızlı artış, 

• Sanayi ve teknolojideki gelişmeler, 

• Tarımsal faaliyetlerde kullanılan gübre ve pestisitlerin çokluğu, 

• Toplumlarda çevre bilincinin yeterince yerleşmemesi, 

dünyamızın su kaynaklarının kirlilik yükünün günden güne artmasına ve dünyanın kullanılabilir su potansiyelinin günden güne azalmasına neden olmaktadır. 

Işık, sıcaklık, tuzluluk, elektriksel iletkenlik, bulanıklık suyun fiziksel özelliklerini oluşturur. 

Kimyasal oksijen ihtiyacı (KOİ) organik maddelerin kimyasal madde ile ayrıştırılması (oksidasyon) esnasında tüketilen oksijen miktarıdır. 

Aerob Bakteri: Oksijenli ortamda üreyebi-len bakteri. 

Nikel doğada bulunan en yaygın 24. elementtir ve dünyanın çekirdeğinin yaklaşık % 6’lık kısmını nikelin oluşturduğu bilinmektedir. 

Balıklar açısından toksikolojide en önemli organ, şüphesiz solungaçlardır. Solunum, boşaltım ve osmoregülasyondan sorumlu olan solungaçlar, toksik kimyasallara sürekli ve direkt olarak maruz kalmaktadır. 

Balıklar soğukkanlı oluşları nedeniyle, memeliler gibi sıcakkanlı hayvanlara oranla daha bağımsız bir organizasyona sahip fizyolojileri vardır. Balık yaşamında çok önemli bir tampon görevi gören bu metabolik yapı, balıkların çevresel değişimlere ve toksikantlara karşı toleranslarının, sıcakkanlılardan fazla olmasını sağlamaktadır. Balıkların toksik metallere karşı en hassas oldukları dönem, yumurtadan yeni çıktığı dönemdir ve genel olarak balık büyüdükçe toksikant toleransı da artış göstermektedir. Yüksek protein içerikli besinler ile beslenen balıklarda toksik metallerin zararlı etkileri, düşük proteinli besinlerle beslenenlere göre belirgin şekilde düşüktür 

Kurşun elementi, diğer toksik elementlerden biraz farklı olarak, atmosferden toprağa ya da direkt olarak toprağa geçtikten sonra, toprak partiküllerine çok kuvvetli şekilde yapışır ve kurşun kalıntıları toprağın üst tabakasında oldukça uzun süreler varlığını devam ettirebilir. 

Molekül hareketinden kaynaklanan kinetik enerjinin toplamına ısı denir ve birimi kalori (Cal), kilokalori (KCal) ya da jül (J) olarak ifade edilir. 

Üzerinde yaşamımızı sürdürdüğümüz dünyanın, yaklaşık dörtte üçü sularla kaplı olmasına rağmen, bu su- yun yaklaşık % 98’i okyanuslarda ve denizlerde tuzlu su formundadır. Dolayısıyla antropojenik faaliyetlerde kullanılabilirliği oldukça sınırlıdır. Geriye kalan yaklaşık %2’lik tatlı su rezervinin de büyük kısmı buzullarda (%84), bir kısmı yeraltı suyu olarak (%15), küçük bir kısmı göllerde (%1), çok küçük bir kısmı ise atmosferde (%0,05) ve akarsularda (%0,01) bulunmaktadır . Doğru cevap A’dır.

Su, sahip olduğu bu özellik yani yüksek özgül ısısı sayesinde sıcaklığı kararlı tutabilme kabiliyetindedir ve özellikle balıklar gibi sucul canlılar açısından bu özellik çok büyük öneme sahiptir. Doğru cevap E’dir.

Fitoplanktonlar, fotosentezle kendi besinini sentezleyebilme yeteneğine sahip olan, suda serbest olarak yaşayan ve su hareketlerinin etkisiyle pasif şekilde yer değiştiren organizmalardır. Doğru cevap A’dır.

Balıklar için, kabul edilebilir sıcaklıklar aklimasyonda günlük 3°C’yi geçmemelidir. Doğru cevap C’dir.

Tuzlu sular için tuzluluk kavramı, 1 litre deniz suyunda bulunan çözünmüş katı cisimlerin tümünün gr cinsinden değeridir. Litrede 35 gr çözünmüş madde bulunduran sular, deniz suyu olarak adlandırılır. Sularda tuzluluğu oluşturan en önemli iyonlar karbonatlar, sülfat, fos- fat, klorür, kalsiyum, magnezyum, sodyum ve po-tasyumdur. Doğru cevap A’dır.

Sulardaki ışık geçirgenliği seki-diski ile ölçü- lebilir (Şekil 2.8). Disk 20 cm çapında, siyah ve beyaz boyalıdır. Ortasından derecelendirilmiş bir ip geçirilmiştir. Görüş derinliği, disk, suya daldı- rılarak, gözden kaybolduğu ve tekrar göründüğü derinliğin ortalaması alınarak cm cinsinden tespit edilir. Diskin suda kaybolduğu derinlik yüzeydeki ışık şiddetinin %5’i kadardır. Çok kirli sularda ber- raklık 1 m’nin altındadır. Doğru cevap E’dir.

Doğal suların pH değerleri 4<pH<9 arasın- da değişir. Genellikle balık yetiştiriciliği için pH değerlerinin 7-8 arasında olması istenir. Sucul sistemde hidrojen iyonu konsantrasyonlarındaki artış balıklarda vücut tuzlarının kaybına ve çözün- müş oksijen alınımının zorlaşmasına neden olur. Örneğin pH değerleri 4’ün altına düştüğü zaman birçok balık türünde ölüm gözlenebilir. Doğru cevap D’dir.

Biyokimyasal oksijen ihtiyacı, aerobik bakteri ve diğer mikroorganizmaların organik maddeleri kararlı son ürünlerine dönüştürmek için gereksi- nim duydukları oksijen miktarının bir ölçüsüdür. Su kalitesi izleme çalışmalarında biyokimyasal ok- sijen ihtiyacı; suyun kirlilik yükünün belirlenmesi, arıtım tesislerinde suyun temizlenme derecesinin tespit edilmesi ve arıtılmış suların çevre kaynak- larına deşarjı durumunda yönetmeliklerde verilen limit değerlere uygun olup olmadığının bir ölçü- tü olarak belirlenir. Doğru cevap A’dır.

Bor, yeryüzünün 51. yaygın elementidir ve toprakta, kayalarda ve sularda yaygın olarak bulunmaktadır. Borun doğada bilinen yaklaşık 250 çeşit minerali mevcuttur ve tatlı suların bor içerikleri genellikle 0,001 – 1,5 mg/L sınırları içerisindedir. Kayaçlarda genellikle arsenik ile birlikte bulunur.  Doğru cevap B’dir.