aofsorular.com
YAB207U

Yaşlılıkta Beslenme ve Yutma Sorunları

7. Ünite 20 Soru
S

Dünyada ve ülkemizde hangi nedenlerle yaşlı nüfusu artış göstermektedir?

Dünyada ve ülkemizde;
• doğum oranlarının düşmesi,
• tıbbi bakım,
• sanitasyon (hijyen koşullarının sağlanması),
• beslenme ve aşılama gibi koruyucu sağlık hizmetlerinin desteği,
• erken ölümlerin önlenmesi
gibi nedenlerle yaşlı nüfusu artış göstermektedir. 

S

Sağlıklı beslenmenin temel işlevleri nelerdir? 

Sağlıklı beslenmenin üç temel işlevi vardır: 
1. Homeostazı korumak (Homeostaz, vücudun iç ortamının normal şartlar çerçevesinde dengede tutulması işlemidir. Hücre ve dokuların birleşenleri sürekli kullanılır ve vücudun iç çevresinde uygun sınırlar içinde sürdürebilmesi için tekrar yerlerine konulmalıdır. Gereken yapı taşlarının sağlanması ve ısı-elektrolit asit baz dengesinin sürdürülmesi için de her gün belirli besin maddelerin alınması gereklidir.)
2. Büyüme ve üremeyi sağlamak (yeni dokular oluşturma)
3. Enerji gereksinimini sağlamak

S

Besinler hangi gruplara ayrılır? 

  1. Birinci grup besinler: Et ve et ürünleridir. Protein kaynağı ve B vitamini deposudur. Demir ve çinko içerir. Vücutta yapım ve onarımdan sorumludur.
  2. İkinci grup besinler: Süt ve süt ürünleridir. Protein kaynağıdır. Kalsiyum içerir. A ve B2 vitaminlerini sağlar.
  3. Üçüncü grup besinler: Tahıl ve tahıl ürünleridir. Karbonhidrat sağlar. Vücudun enerji kaynağıdır. B vitamini ve posa açısından önemlidir.
  4. Dördüncü grup besinler: Meyve ve sebzelerdir. C vitamini açısından zengindir. Genel sağlığın korunmasında yeri önemlidir. Posa sağlar.
  5. Beşinci grup besinler: Katı ve sıvı yağdan oluşur. Dikkatli tüketilmelidir. Sıvı yağlar, E vitamini, tereyağı da A vitamini açısından önemlidir.
  6. Altıncı grup besinler: Şekerden oluşur. Boş enerji olarak bilinir. Dikkatli tüketilmelidir.
S

Yetişkin ve yaşlılarda günlük kalori gereksinimi kaçtır? 

Yetişkinlerde cinsiyet farkı gözetmeksizin, kalori gereksinimi 51-65 yaş arası bireyler için 1800/2200, 65 yaş üstü için 1700/1900 olarak öngörülmektedir.

S

Yaşlılar için beslenme ilkeleri nelerdir? 

Yaşlılar için beslenme ilkeleri şunlardır: 

• Yaşlıların günlük beslenmeleri 4 temel besin grubunu mutlaka içermelidir (et/et ürünleri, yağı azaltılmış süt/süt ürünleri, sebze-meyve ve tahıllar),
• Günde 3 ana öğün, 3 ara öğün olmalıdır,
• Posa miktarı yüksek tahıllar içermelidir,
• Sıvı alımı 1.5-3 litre (30mL/kg/gün) olmalıdır,
• Izgara tercih edilmelidir,
• Sodyum içeriği yüksek gıdalar minimal alınmalı ya da hiç tüketilmemelidir (turşu, salamura, vb.).
• Balık haftada 2 kez tüketilmelidir (omega 3 açısından),
• Asitli içecekler azaltılmalı, sigara ve alkol kullanılmamalıdır.

S

Yaşamı sürdüren anabolik ve katabolik uyaranlar nelerdir? 

Yaşamı sürdüren anabolik ve katabolik uyaranlar
Anabolik uyaranlar (gıda alımını tetikleyen uyaranlar)
Açlık: Kaloriye karşı genel bir ihtiyacı ortaya koyar
İştah: Belirli bir yiyeceğe karşı bilinçli bir arzuyu oluşturan istek, tat, koku vb.
Katabolik uyaranlar (gıda alımını durduran uyaranlar)
Tatmin: Tıka basa doygunluk hissi sağlar
Tokluk: Yeni bir yiyeceğin istenmesi gereksinimini durdurur
Normal yaşlanma sürecinde vücut yapısında, organlarda ve organların fonksiyonlarında fiziksel değişikler meydana gelir. Kişilerin çevrelerindeki arkadaşların ölümü, eşini kaybetme, ekonomik yetersizlikler gibi duygu durumları ya da kullandıkları ilaçlar da beslenme durumunu olumsuz etkiler.

S

Malnütrisyon ne demektir?

Her insanın günlük enerji ve besin ihtiyacı çoğunlukla yaşına ve fiziksel aktivite durumuna bağlıdır. İhtiyaç duyulan besin ve sağlanan enerji kişinin ihtiyaçlarından düşük ise “malnütrisyon” denilen klinik durum ortaya çıkmaktadır. Malnütrisyon (kötü beslenme), yetersiz beslenme veya hastalıklara bağlı beslenme bozukluğu nedeniyle vücutta görülen değişikliklerin tamamı olarak tanımlanır. Tıpta son yıllarda anlamlı gelişmeler olmasına rağmen malnütrisyon, gelişmiş ülkelerde bile önemli ve sık görülen bir sağlık problemi olmayı sürdürmektedir. 

S

Malnütrisyonun organizma üzerindeki etkileri nelerdir?

Malnütrisyonun Organizma Üzerindeki Etkileri şunlardır: 

A.Birincil (primer) Etkileri
• İmmun sistemin yetersiz tepkisi
• Enfeksiyona eğilimin artması
• Yara iyileşmesinde gecikme
• Hipoproteinemi (Kanda protein düzeyinin
normalin altına düşmesi)
• Bağırsak hareketliliğinde azalma
• Kemik iliği depresyonu

B. İkincil (sekonder) Etkileri
• Hastanede kalış süresinin uzaması
• İyileşme döneminin uzaması
• Hastalık döneminde çoklu
problemlerden dolayı maliyetin artması
• Morbidite artışı
• Mortalite artışı

S

Yutmanın evreleri nelerdir? 

Yutma; Yutmaya Hazırlık, Oral evre (Yutmaya geçiş evresi), Faringeal evre ve Özofageal evre olmak üzere dört evrede gerçekleşir.

S

Yutmayı etkileyen faktörler nelerdir?

Yutmayı etkileyen faktörler şunlardır: 

• Dudakları kapayamama,
• Dili hareket ettirememe,
• Lokma oluşturamama ya da yönlendirememe,
• Yüz kaslarının zayıf olması dolayısıyla yiyeceğin tek bir yanakta birikmesi,
• Ağız duyu organlarının hissinin azalması (lokma belirlemede, lokma oluşturmada ve yutağa transferinde zorluk oluşur),
• Yutma refleksinin gecikmesi (yutma olaylarındaki sıralamayı etkileyerek aksamalara sebep olabilir),
• Yutmayı sağlayan kaslardaki koordinasyonsuzluk (lokmanın buruna ve/veya akciğere kaçmasına sebep olabilir ya da gırtlakta birikmesini önleyemez),
• Hastanın yutma için yeterli bilişsel düzeyde olmaması,
• Trakeostomi (nefes borusunun açılması işlemi) tüpünün takılı olması
• İleri derecede ağız kuruluğu (kullanılan ilaçlara bağlı olabilir).

S

Yutma bozukluğunun belirtileri nelerdir?

Yutma bozukluğunun belirtileri aşağıdaki gibidir:

• Yemek yerken yorgunluk, nefes darlığı
• Lokmayı ağızda gereğinden fazla tutma ya da çiğneme ihtiyacı; zorlanarak çiğneme
• Lokmayı yutabilmek için birkaç defa yutkunma ihtiyacı hissetme
• Yemek yerken tıkanma ya da çabuk doyma
• Katı ya da sıvı yiyecekleri yerken, yedikten hemen sonra öksürme
• Yemekten sonra ve/veya yemek sırasında salya akıtma, ağız suyunun akması
• Yutma işleminden sonra ağızda artık kalması
• Yemek yedikten sonra ses ıslaklığı
• Açıklanamayan kilo kaybı
• Yemekten sonra 30 dakika – 1 saat içerisinde ateşin yükselmesi
• Sık sık zatürre, üst solunum yolu enfeksiyonu geçirme
• Göğüs ağrısı (kronik akciğer enfeksiyonuna bağlı olmayan)
• Öğünlerde yemek yeme süresinin uzun olması
• Anlaşılmaz konuşma da yukarıdaki belirtilere eşlik edebilir.

S

Yutma bozuklukları nasıl sınıflandırılır? 

Yutma bozuklukları üç şekilde görülür. Bunlar: 

  • Ağız Evresi (Oral Faz) Bozuklukları
  • Yutak Evresi (Farengeal Faz) Bozuklukları
  • Özofageal Evre Bozuklukları
S

Yutak Evresi (Farengeal Faz) patolojileri nelerdir?

Yapısal bozukluklar

  • Gastroözofageal spazm
  • Dil büyüklüğü (makroglossi)
  • Boyun fıtıkları
  • Baş-Baş-boyun yaralanmalarına bağlı yapısal bozulmalar

Nöro-musküler bozukluklar

  • Distrofiler
  • İnme
  • Dejeneratif hastalıklar,
    Amiyotrophik lateral skleroz (ALS)
    Parkinson hastalığı, Multipi skleroz (MS)

S

Presbifaji (presbyphagia) ne demektir? 

Presbifaji (presbyphagia), sağlıklı yetişkinlerin orofaringeal ve özofageal fazlardaki yutma işlemleri sırasında gözlenen yaşa bağlı değişiklikler anlamına gelir. Sağlıklı kişilerde çiğneme, yutma ve yutma sırasındaki solunumu koruma koordinasyonu otomatik olarak sağlanır. Yaşla birlikte merkezî ve periferik sinir sistemi değişiklikleri, yutma fonksiyonunu da etkiler. 

S

Yutma terapisinde bireyin mümkün olduğunca bağımsız olabilmesi sağlanırken nelere dikkat edilmelidir? 

• Kendisinden yapması istenenler tek aşamalı yönergelere bölünmeli
• Fizyoterapist ve dil ve konuşma bozuklukları uzmanının önerdiği yardımcı cihazlar/aletler kullanılmalı (ağırlıklı bardak, kaymaz tabak vb.)
• Gerektiğinde elle yenebilecek yiyecekler sunulmalı (çatal kullanmada zorlanıyorsa), ya da çorbayı fincandan içmesi sağlanarak kaşık tutmadaki zorluk telafi edilmeli
• Tabak yiyecekle kontrast oluşturmalı ve bireyin yiyeceği seçebilmesi sağlanmalı

• Bireye ne yapıldığı devamlı söylenmeli (“Şimdi sana bezelye veriyorum ”gibi)  
• Yemeklerden sonra 20-30 dakika bireyin oturması, hemen yatmaması sağlanmalıdır.

• Bireyin ilaç alımı bir liste ile kontrol edilmeli ve yiyecek etkileşimi, uyku durum düzeni ve aktivite seviyesi de kontrol edilmelidir.

S

Sağlıklı bir yaşam için 65 yaş üzerindeki bireylerde önerilen periyodik koruyucu girişimler nelerdir? 

Sağlıklı bir yaşam için 65 yaş üzerindeki bireylerde önerilen periyodik koruyucu girişimler aşağıdaki gibidir:
Tetanoz ve difteri aşısı (10 yılda bir)
Grip (Influenza) aşısı (50 yaş ve üstü yıllık)
Zatürre (Pnomokok) aşısı (65 yaşta bir kere)
Diğer aşılar:
Hepatit B (birey risk altında ise)
Su çiçeği (hassas yetişkinler için)
Kızıl, kızamık ve kabakulak (hassas yetişkinler için)
İşitme ve görme değerlendirmesi (yıllık)
Boy ve kilo kontrolü (yıllık)

S

Antropometrik (insan vücudunun boyutları ile ilgili) değerlendirmede kullanılan ölçümler ve değerler nelerdir?

Antropometrik (insan vücudunun boyutları ile ilgili) değerlendirmede kullanılan bazı ölçümler ve değerler vardır.

  1. Beden kitle indeksi (BKI): Bireyin ağırlık ve boy ölçümü yapıldıktan sonra BKİ aşağıda verilen formüle göre hesaplanır ve sonuçlar sınıflamaya göre değerlendirilir.
  2. Bel çevresine göre değerlendirme: Erkeklerde ortalama 94 cm, kadınlarda ise 80 cm’nin “normal” kabul edildiği bir vücut yağ oranı değerlendirmesidir. Bu değerlerin dışındaki değerler bireyin dikkat etmesini öngörür.
  3. Bel ve kalça çevresine göre değerlendirme: Bel/kalça oranı vücuttaki yağ dağılımını saptamaya yarayan bir diğer yöntemdir. Bel çevresi (cm olarak) kalça çevresine (cm olarak) bölünerek hesaplanır. Kadınlarda 0.8, erkeklerde 1.0 i geçmemelidir.
S

Glisemik İndeks (Gİ) ne demektir? 

Laboratuvar değerleri arasında günümüzde Glisemik İndeks (Gİ) de takip edilen değerler arasındadır. Alınan gıdaların yendikten sonra kan şekerini yükseltme hızlarına Gİ adı verilir. Gİ değerleri besinin miktarıyla orantılı olarak değişmekle birlikte genel olarak aşağıdaki değerlere sahiptir. Un gibi işlenmiş buğday içeren ürünlerin Gİ’si yüksek olup kan şekerini hızla arttırır, bulgur, kepekli makarna gibi işlenmemiş buğdaydan üretilen besinler ve lifli besinlerin Gİ’si düşüktür.

S

Yaşlılıkta sık görülen sağlık sorunları nelerdir? 

Yaşlılıkta sık görülen sağlık sorunları şunlardır: 

  • Yüksek Tansiyon
  • Kemik Yoğunluğunda Azalma (Osteoporoz)
  • Yüksek Kan Kolesterolü, Yüksek Kan Yağları, Kalp-Damar Hastalıkları
  • Kanserler
  • Şeker Hastalığı (Diyabet)
  • Kabızlık
  • Zihinsel Yetersizlik, Hafıza Kaybı, Beyin Hasarları
  • Bağışıklık Sistemi Zayıflığı/Hastalıklara Karşı Dirençsizlik
S

Yaşlıların yeme ve beslenme davranışıyla ilgili dikkat etmesi gereken noktalar nelerdir? 

Yaşlıların yeme ve beslenme davranışıyla ilgili yaşlıların şu noktalara dikkat etmesi önerilmektedir:
• Lokmaları yeterince çiğnemeden yutmayın.
• Yemek zamanında stres etkenlerini uzakta tutmaya özen gösterin.
• Açlık hissetmeden çok fazla yemeyin ve bir miktar doyduğunuzu hissettiğinizde yemeyi bırakmayın.
• Sık sık ve az miktarda yemek yiyin (3 ana 3 ara öğün); her öğünde 4 temel besin grubundan besin olmasına ve öğün atlamamaya dikkat edin.
• Günün erken saatlerinde yemeye, geç saatlerinde daha az yemeye özen gösterin.
• Beyaz un, pirinç pilavı ve rafine edilmiş şekerden olabildiğince uzak durun.
• Sebze ve meyveleri daha fazla tüketin, öğüne sebzelerle ve daha hafif yiyeceklerle başlayın.
• Trans yağlardan (ör, kızarmış patates, cips) ve doymuş yağlardan (ör, kırmızı et) kaçınmaya özen gösterin. Zeytinyağı, çiçek yağı gibi doymamış yağ oranı yüksek yağları kullanmayın. Bu yağları sıcakta ve doğrudan güneş ışığı altında bırakmayın.
• Yediklerinizin içeriğine, protein, yağ ve karbonhidrat oranına, kalori miktarına dikkat edin (balık ve kuru baklagilleri, kırmızı et ve yumurtayı tercih edin).
• Gereksiz vitamin takviyesinden kaçının. Doktorunuz ve diyet uzmanınızın tavsiyelerine göre vitamin ve ek besin tüketiminizi planlayın.
• Parlak sebzeleri ve taze mevsim meyvelerini tüketin.
• Koyu renkli ekmekleri (örn. çavdar ekmeğini) tercih edin (kabuk ve öz kısımları ayrılmamış tahıllar diyette posa açısından önemlidir).
• Sigara ve alkol tüketimini sınırlandırın; mümkünse tamamen bırakın.
• Katkı maddesi içeren gıdaları (hazır çorba, bulyon gibi) kullanmayın.
• Aşırı tuz ve baharat tüketiminden kaçının.
• Bilinçli bir beslenme alışkanlığı edinmeye özen gösterin.
• Bütün bunların yanı sıra düzenli yapılan fiziksel aktivite (günde 30 dakika, haftada 3-5 kez) ve uykunun (en az 6-8 saat), stresle basa çıkma yetileri, sosyal çevre ve aile desteğinin kaliteli bir yaşam sürecini sağladığını unutmayın.