BAKIM ELEMANI YETİŞTİRME VE GELİŞTİRME II - Deneme Sınavı - 15

Kabullenme ve yeni duruma alışma geriye çekilme aşamasında yaşanırken; kaygı ve yadsıma da şok aşamasında yaşanmaktadır. Yas tutma ise ailenin yüzleşme aşamasında yaşanan bir süreçtir.

Engelli bireyin manevi ihtiyaçlarına anlayış göstermek, engelli bireyin duygusal durumunu ve ihtiyaçlarını anlamak, engelli bireyin o anki durumu hakkında bilgi sahibi olmak ve fiziksel ihtiyaçlarda engelli bireye yardımcı olmak bakım görevlisinin genel sorumluluklarındandır. Doktorun önerdiği ilaç tedavisini uygulamak ise kişiden kişiye değişen ve bakım görevlisinin özel sorumlulukları arasında yer almaktadır.

İletişimde, engelli bireyin durumu gözetilmeli, göz kontağı kurulmalı, karşıdakinin görüşlerine saygılı olunmalı ve ortama uygun açık ve işitilebilir bir ses tonu kullanılmalıdır. Karşıdakinin sözü de kesilmemelidir.

Yaşanabilecek iletişim sorunlarında; durumu özetleyerek geri dönütler verilmeli, bütün kararlar yazılı olarak kaydedilmeli, işbirliğinin yapılmak istendiğini gösteren bir ortam yaratılmalı, konuyla ilgili belgeler sunulmalıdır. Sorunları konuşmak için de inisiyatif alınmalıdır.

Engelli bireyin tehlikelere karşı korunması ve gözetilmesi engelli bireye sunulacak kişisel destek hizmetleri içerisinde yer almaktadır. Diğer şıklar ise psiko-sosyal destek hizmetleri arasında yer alır.

Şok aşamasında her şey dışarıdan bakıldığında normal görünse bile bireyin iç dünyası karma karışıktır. Kısa ya da uzun sürebilecek bu aşamada kaygı ve yadsıma durumu yaşanır.

Engelli ailesine yönelik olan psiko-sosyal destek hizmetleri; engelli bireyin kabullenilmesi, engel durumunun kabullenilmesi, ailenin engelin durumuyla ilgili bilgilendirilmesi ve sosyal hakların kullanılmasını amaçlamaktadır. Bireyin gündelik ihtiyaçlarının karşılanması ise kişisel bakım hizmetleri kapsamında gerçekleşmektedir.

Engelli bireylere ilaç verilirken; doktorun önerisi dışında ilaç kullanılmamalı, ilaçlar doktorun belirttiği tarihte bırakılmalı, doktorun önerdiği dozda ilaç verilmeli ve oral yol ile alınan ilaçlar sadece oda sıcaklığında bol su ile verilmelidir.

Ergoterapist, engelli bireylerin günlük aktivitelere katılımını sağlar. Diyetisyen, beslenme ile ilgili, psikoterapist ise psikolojik destek ve planlama yapar. Nöroterapist ise sinir geri bildirimiyle ilgilenmektedir. Hastalık durumları dışında, kişilerin fiziksel aktivitelerini düzenleme ve hareket kabiliyetlerini arttırma çalışmaları yapan kişi ise fizyoterapisttir.

Engelli bireyin bakımı kapsamlı bir şekilde ve engelli bireye özel olarak oluşturulmalıdır. Çünkü her bireyin gereksinimleri bir diğerinden farklıdır. Bakım planının bireyin sağlık, bilişsel, fiziksel, psikolojik, biyolojik ve sosyal durumuna göre hazırlanması gerektiği ve gereksinimlerin değişmesi durumunda mevcut planda değişiklik yapılabileceği unutulmamalıdır. Bakım planlamasında kültürel duruma ilişkin bir husus yoktur.

Yetersizlik kişinin belli bir şekilde davranmada sınırlı kapasite olarak tanımlanmaktadır. Dolayısı ile birey normal bireyler gibi hareket edemez.

Bireyin yetersizliği yüzünden çevresinin ya da toplumun beklentilerine karşılık verememesi nedeniyle çevresiyle etkileşiminde sınırlılık ta da sorunlar yaşaması durumuna engel denir.

Engelli bireyin yaşadığı stresi engelleme ya da ya da bu tür duygularla başa çıkabilmesi konusunda sunulan hizmetler psiko-sosyal destek hizmetlerinden biridir.

Yaşam koşullarının ağırlaştığı, kötüleştiği ya da stresin arttığı zamanlarda kişinin bu durumlarla başa çıkmasını kolaylaştırmak için verilen hizmete psiko-sosyal destek denilmektedir.

Engelli bir bireye sahip olan aile, yaşadığı kriz döneminde sırasıyla şok aşaması, yüzleşme aşaması ve geriye çekilme aşamalarından geçer. Geriye çekilme aşamasında gerçekliği kabul eder ve bu yeni duruma uyum sağlamak için gerekli adımları atmaya başlar.

Bakım hizmeti veren bakım elemanının engelli bireye maddi destek vermek ya da maddi ihtiyaçlarını karşılamak gibi bir sorumluluğu yoktur.

Bakım hizmeti verenler, engelli birey için doktor ya da uzman (fizyoterapist, dil-konuşma terapisti, vs) tarafından öngörülen tedavi planına uymak ve bu doktor ya da uzmanlarla işbirliği yapmak durumundadır. Bu onun özel sorumluluğudur.

Ergoterapist engelli bireye ihtiyaç duyduğu ya da kendisinden beklenen aktiviteleri yapabilme becerilerinin geliştirme veya aktivite ya da çevreyi düzenleyerek engelli bireyin günlük yaşam aktivitelerine katılımını sağlama sorumluluğu taşımaktadır.

Sosyal hizmet uzmanının temel görevi, engelli bireyin içinde bulunduğu çevrede ortaya çıkan sorunların önlenmesi ve çözümlenmesi ve maddi olan ve olmayan ihtiyaçlarının karşılanmasıdır.

Bakım elemanı karşısındaki birey izin vermediği sürece fiziksel temastan ve çok yakın durmaktan kaçınmalıdır.