aofsorular.com
TRM203U

Süs Bitkileri Yetiştiriciliği

10. Ünite 61 Soru
S

Süs bitkisi ne demektir?

Çiçekleri, yaprakları, meyveleri veya formu ile görsel etkinlik sergileyen veya bu özellikleri ile ön plana çıkan bitkilere süs bitkisi denir.

S

Süs bitkilerinin özellikleri nelerdir?

Süs bitkileri otsu veya odunsu yapıda olabildiği gibi sarılıcı, yayılıcı, çalı veya ağaç formunda da olabilir. Çiçeği ile ön plana çıkan süs bitkileri sayı olarak diğer gruplara göre çok daha fazladır. Aslanağzı, gerbera, karanfil, lale, şebboy, kasımpatı ve menekşe gibi otsu yapıdaki bitkiler asırlar boyu oluşturdukları birbirinden güzel çiçekleri ile süs bitkilerinde neredeyse başı çekmişlerdir. Odunsu yapıya sahip süs bitkilerinin en önemlisi şüphesiz güldür. Ayrıca leylak, Japon ayvası, altın çanağı, inci çalısı, herdem yeşil kartopu gibi çalı formundaki bitkilerde çiçekleri ile ön plana çıkan süs bitkileri arasında yer alırlar. Süs eriğinde olduğu gibi bazı bitkiler doğal yapısı gereği yaprakları ya sürekli olarak renkli ve bazı akçaağaç ve taflan türlerinde olduğu gibi iki renklidir. Benzer şekilde, bazı tür ve çeşitlerin yaprakları erken ilkbaharda ve özellikle de sonbaharda bitkinin özelliğine göre mor, sarı, kırmızı gibi farklı renklere dönüşür.

S

Sonbaharda yapraklarındaki renk değişimi ile ön plana çıkan bitkiler hangileridir?

Sonbaharda yapraklarındaki renk değişimi ile ön plana çıkan bitkilerin başında sığla ağacı, kiraz, vişne, dut, bazı akçaağaç türleri ve dantel çalısı gibi bitkiler gelmektedir.

S

Meyvelerin güzelliği ile büyüleyici görünüm sergileyen bitkiler hangileridir?

Bitki türü zenginliği son derece fazla olan Türkiye gibi ülkelerde meyvelerin güzelliği ile büyüleyici görünüm sergileyen ateş dikeni, gilaboru ve dantel gibi bitkilere de sıkça rastlanır ve bunların bir kısmı dış mekân süs bitkisi olarak değerlendirilir.

S

Yayılıcı, tırmanıcı ve sarılıcı süs bitkileri hangileridir?

Çevremizde rastlananların başında kemerli giriş kapılarının iki kenarına dikilerek kapıyı bir halka gibi saran sarılıcı, tırmanıcı güller gelmektedir. Benzer şekilde acemborusu, bazı hanımeli ve yasemin türleri, mor salkım, Amerikan ve kaya sarmaşığı gibi hızlı büyüyen ve kullanıldıkları mekânları güzelleştiren bitkilerdir.

S

Yayılıcı otsu bitkiler hangileridir?

Yayılıcı otsu bitkilerin en güzel örneği buğdaygiller familyası içerisinde yer alan çimlerdir. Ayrık cinsinin ıslah edilmiş türlerinden olan Bermuda ve Uganda çimleri en belirgin olanlarıdır. Akdeniz bölgesinde doğal olarak yetişen Lippia küçük yapraklı ve pembe çiçekli güzel bir yayılıcı bitkidir.

S

Soğanlı bitkiler nelerdir?

Çiçek soğanları, diğer bir ifade ile soğanlı, yumrulu, rizomlu ve kornlu (çiğdem, glayöl gibi) bitkiler süs bitkisi olma özelliğini hiçbir şekilde kaybetmeyen ve hatta değerleri her geçen gün daha da artan çiçeklerdir. Çiğdem, glayöl, kardelen, lâle, nergis, sümbül, süsen, şakayık ve zambak dünya piyasalarında önemli bir yere sahip soğanlı bitkilerden bazılarıdır.

S

Süs bitkilerinin  en önemli özelliği nedir?

Koku süs bitkilerinde özellikle de iç mekân ve dış mekân bitkilerinde fazlaca aranan bir özelliktir. Sayısı az da olsa ağlayan gelin, bazı kaktüs türleri ve kokar ağaç gibi önemli süs bitkilerinin salgılamış olduğu istenmeyen koku bu gruba giren bitkilerin kullanım alanlarını sınırlandırmaktadır. Güzel kokulu bitkiler tüketicilerin ve kullanıcıların tercihleri arasında yer almaktadır. Güzel kokulu bitkilerden bazıları: arpa zambağı, gece yasemini, hanımeli, Isparta gülü, ıtır, iğde, leylak, mis zambak, nergis ve sümbüldür. Biberiye, defne, lavanta ve kekik gibi aromatik ve tıbbi özellikleri olan bitkiler de kaya bahçeleri gibi uygun mekânlarda süs bitkisi olarak değerlendirilmektedir.

S

Tarhte süs bitkileriyle ilgili ilk kayıt ne zamandır?

Tarhte süs bitkileriyle ilgili ilk kayıt M.Ö. 7. yüzyılda Fırat Nehrinin doğusunda bulunduğu kabul edilen Babilin Asma Bahçeleridir. Tarihte ilk düzenli sulama sistemine de bu bahçede rastlanmaktadır. Eski Romalıların, Yunanlıların ve Mısırlıların da süs bitkilerine önem verdiklerine dair çok sayıda arkeolojik kanıt bulunmaktadır.

S

Süs bitkileri sektörünün gelişmesindeki temel taşlardan birisi hangisidir?

Rönesans sonrası, süs bitkileri sektörünün gelişmesindeki temel taşlardan birisi olarak kabul edilmektedir. Amerika kıtasının keşfi, ıslah çalışmalarının hızlanması, ulaşım ve iletişimin kolaylaşması süs bitkileri yetiştiriciliğinde çok önemli bir yere sahiptir.

S

Süs Bitkilerinin Ekonomik Açıdan Önemi nedir?

Süs bitkileri son yıllarda göstermiş olduğu hızlı gelişmeler sonucu tarımın önemli bir sektörü olmuştur. Süs bitkilerinin üretimi ve tüketiciye kadar uzanan pazarlama zinciri ülkemizde ve dünyada ses getirmeye başlamış ve ülkelerin ekonomilerine ciddi ölçüde katkılar sağlamaya başlamıştır. Süs bitkileri yetiştiriciliğinde iş gücüne fazlaca ihtiyaç duyulduğu için iş olanağı sağlama açısından da dikkatleri üzerinde toplayan bir tarım koludur.

S

Ülkemizde süs bitkileri yetiştiriciliği ne zaman başlamıştır?

Ülkemizde süs bitkileri yetiştiriciliği 1970’li yıllardan sonra ekonominin canlanmaya başlaması, ülke düzeyinde önemli alt yapı çalışmalarını hayata geçirilmesi, hızlı kentleşme ve endüstrileşme sürecinin devreye girmesi süs bitkilerine olan talebin artmasına neden olmuştur. Başlangıçta İstanbul ve Yalova çevresinde yoğunlaşan çiçek yetiştiriciliği ısıtma girdilerinin sürekli olarak artması sonucu daha sonraki yıllarda Ege Bölgesinin güneyine ve daha sonra da başta Antalya ve Adana olmak üzere Akdeniz sahillerine kaymıştır. 1980’li yıllarda ivme kazanmaya başlayan süs bitkileri yetiştiriciliği ülkemizde de saygın bir sektör olarak yerini almıştır. 2009 yılı verilerine göre ülkemizde 33 590 dekar alanda süs bitkisi üretimi yapılmaktadır.

S

Kesme çiçekler ne demektir?

Kesme çiçekler; bu amaçla yetiştiriciliği yapılan bitkilerin çiçek veya goncalarının taze, kurutulmuş, boyanmış (beyaz renkli karanfil ve gül gibi çiçeklere organik boyalar çektirilerek mavi ve siyah gibi olmayan renkler elde edilmektedir) kesme yeşilliklerle desteklenmiş veya başka bir biçimde kullanıma sunulmuş bitkilerdir.

S

Bir bitkinin kesme çiçek olabilmesi için gerekli kriterler nelerdir?

Bir bitkinin kesme çiçek olabilmesi için bazı önemli kriterleri karşılaması gerekir. Bu kriterlerin başında vazo gelir. Taç yapraklarını kısa sürede döken veya solan bitkiler kesme çiçek olarak değerlendirilmez. Ayrıca bitki tür ve çeşidine bağlı olarak belli bir sap uzunluğu kesme çiçeklerde aranan diğer çok önemli bir özelliktir. Genelde çiçek sapı uzunluğunun 40cm’nin altında olması istenmez. Diğer önemli kriterlerden bazıları; kokusuz veya güzel kokulu olması, polen dökmemesi, hastalık ve zararlılara dayanıklı olması, dikensiz veya az dikenli olması, yaprakları güzel, yarasız ve beresiz olması, yapraklarının çiçeği kapatmaması, verimli olması, yıl boyu yetiştiriciliğe uygun olması, paketleme ve taşınmaya uygun olmasıdır.

S

Kesme yeşillik nedir?

Kesme çiçeklerin buket gibi farklı şekillerde düzenlenmesi sırasında dolgu maddesi veya ana çiçeğin görünüşünü daha da güzel hale getirebilmek için kullanılan bitkilere kesme yeşillik denir. Karanfil gibi çiçeklerin de kesme yeşilliklerin taşıdığı özelliklerin tamamını taşıması gerekir.

S

Kesme çiçek yetiştiriciliğinde en ileri ülke hangisidir?

Kesme çiçek yetiştiriciliği dendiğinde ilk akla gelen ülke şüphesiz Hollanda’dır. Amerika, İtalya ve Japonya da yıllardır kesme çiçek yetiştiriciliğinde söz sahibi olmuş ülkelerdir.

S

Kesme çiçek yetiştiriciliği hangi ülkelerde yapılmaktadır?

Günümüzde dünyada 50 kadar ülkede kesme çiçek yetiştiriciliği yapılmaktadır. Asya Kıtası içerisindeki kesme yetiştiriciliği yapan ülkeler Çin, Hindistan, Japonya, Tayland, İsrail ve Malezya’dır. Çin ve Orta ve Güney Amerika ülkelerinden Meksika, Kolombiya, Ekvator ve Brezilya önemli kesme çiçek yetiştiriciliği yapan ülkelerdendir. Bu ülkeler arasında Kolombiya başta karanfil olmak üzere en kaliteli kesme çiçek üretimi yapan ülkedir. Afrika’da ise özellikle Ekvator Kuşağında yer alan Kenya, Tanzanya, Zimbabwe, Uganda, Zambiya ve Etiyopya önde gelen üretici ülkelerdir. Afrika’da üretilen çiçeklerin %90’ı Avrupa’da işlem görmektedir.

S

Ülkemizde kesme çiçek yetiştiriciliği hangi illerde yapılmaktadır?

Ülkemizde kesme çiçek yetiştiriciliği önce İstanbul ve Yalova illerinde başlamış, ekolojik koşulların daha iyi olması ve ısıtma giderlerinin daha az olması nedenleri ile sonraları İzmir ve Antalya’ya kaymıştır. Her iki ilimizde de Uluslararası Hava Alanlarının bulunması ve yetiştirme teknikleri ile üretime yönelik malzemelerin kolay bulunabilir olması bu alt sektörün gelişmesinde önemli faktörler olarak görülmektedir.

S

Gülün özellikleri nelerdir?

Gül gülgiller familyasının en önemli türlerinden birisidir. Çin’den Amerika’ya, Kuzey Yarı Küresinde oldukça geniş doğal yayılma alanı vardır. Türkiye’de başta kuşburnu (Rosa canina) olmak üzere çok sayıda doğal gül türü bulunmaktadır. Güller çoğunlukla kışın yaprağını döken odunsu çalılardır. Süs bitkisi olarak çok yönlü kullanımı vardır. Yaprakları beş yaprakçıktan oluşur, yaprakçıkların kenarları testere dişlidir. Türlerin büyük çoğunluğunun sürgünleri dikenli ve kemer şeklinde bir büyüme şekli sergiler. Çiçekleri erseliktir. Kesme çiçek olarak yetiştirilen güllerin ekonomik ömrü genelde 6 yıldır. Dünyadaki kesme çiçek gül üretim alanı 215.000 dekar, Türkiye’de ise 1600 dekardır.

S

Gül nasıl çoğaltılır?

Güller genelde sürgün göz aşısı veya odun çelikleri ile çoğaltılırlar. Aşılı güller daha verimli ve daha uzun ömürlüdür. Tohumla çoğaltım ıslah çalışmalarında kullanılır.

S

Gül yetiştiriciliğinde "budama" nedir?

Kesme gül yetiştiriciliğinde budama kültürel işlemlerin en önemlilerinin başında gelir. Budamadaki temel amaç istenilen zamanda kaliteli ve çok sayıda çiçek elde etmektir. Güllerde budama zamanı yetiştiriciliğin şekline ve zamanına göre değişir. Kış aylarında çiçek elde etmek için topraklı seralarda budama zamanı Ağustos sonu- Eylül başıdır. Her bir bitkide 2-5 ana dal kalacak şekilde yapılır. Bitkiler budamadan hemen sonra ilaçlanır, sulanır ve gübrelenir. Güneş yanıklığına karşı budanan bitkilerin üzerine gölgelik çekilir.

S

Eğme -bükme budama tekniği nedir?

Eğme- bükme budama tekniği, günümüzde özellikle topraksız kesme gül yetiştiriciliğinde yıl boyu yapılan bir kültürel işlemdir. Bükme budama tekniğinin esası, bitki üzerindeki belli dal ve sürgünlerin eğilmesi veya bükülmesidir. Bükme budama tekniği yeni dikilen ve gelişmiş bitkilerde farklı şekillerde uygulanmaktadır

S

Güllerde görülen en önemli hastalık nedir?

Güllerde görülen en önemli hastalık küllemedir. Ayrıca kara leke, kurşuni küf, mildiyö, kök kanseri, pas ve virüsler de ekonomik düzeyde ürün kaybına neden olan hastalıklardır. Başlıca zararlılarından bazıları ise kırmızı örümcek, trips, yaprak biti, beyaz sinek, çekirge ve yeşil kurttur.

S

Hasat ve Hasat Sonrası İşlemler nelerdir?

Çiçek kesimleri sabah erken veya akşam serinliğinde yapılır. Çok erken hasat edilen çiçeklerde boyun bükülmesi görülürken, geç hasat edilen çiçeklerde vazo ömrü azalmaktadır. Çiçeklere hasattan hemen sonra su çektirilir. Su çektirme solüsyonlarına çiçek koruyucuları kullanılabilir. Su çektirme işleminden sonra çiçekler sap uzunluklarına göre boylanır, işlenir, demetlenir ve ambalajlanır. Hasat sonrası işlemleri tamamlanan çiçekler hemen pazara ulaştırılmayacaksa 2-4°C’de suda depolanırlar.

S

Karanfilin genel özellikleri nelerdir? 

Karanfil (Dianthus caryophyllus L.); Karanfilgiller familyası içinde yer alan bir tür olup anavatanı Akdeniz’in kıyı bölgeleridir. Islahçılar tarafından yüzyıllar süren çalışmalar sonucu birçok kültür formu ve hibrit çeşidi geliştirilmiştir. William Sim karanfil çeşidi ilk önemli çeşittir. Günümüzde dünyada 30.000’den fazla karanfil çeşidinin bulunduğu belirtilmiştir. 

S

Karanfil yetiştiriciliğinde Toprak, sıcaklık ve ışık nasıl olmalıdır?

Karanfil taban suyu ve drenaj sorunu olmayan, besin maddelerince zengin, kumlu-tınlı, su tutma kapasitesi yüksek, pH’sı 6-7 arasında olan topraklarda iyi gelişir. Topraksız ortamda yetiştiriciliği yaygındır. Sıcaklık, karanfilde büyümeyi, gelişmeyi, çiçek oluşumunu, çiçek, yaprak ve sapın şeklini, verimliliği, çiçek kalitesini, rengini ve hasat sonrası ömrünü etkilemektedir. Karanfil serin iklim bitkisidir.Karanfilde büyüme ve gelişme üzerine ışık yoğunluğu ve ışıklanma süresinin (gün uzunluğu) önemli etkisi vardır. Karanfil fakültatif uzun gün bitkisidir.

S

Karanfil nasıl çoğaltılır?

Karanfil doku kültürü ve çelikle çoğaltılır. Karanfil fidesi üretiminin ağırlıklı olarak yapıldığı ülkelerde anaç bitkiler doku kültürü teknikleri ile çoğaltılmaktadır. Çelikler hafif ortamlarda köklendirilir. Köklendirmede sıvı hormon veya talk pudrası ile karıştırılmış toz hormonlar kullanılır. Karanfil çelikleri çeşit, hava ve ortam sıcaklığına bağlı olarak 2-4 haftada köklenirler.

S

Karanfil yetiştiriciliğinde önemli safhalar nelerdir?

Dikim ve dikim sıklığı, dikim zamanı; hedeflenen hasat zamanı, üretimin yapıldığı mevsim ve bölgenin ekolojik koşullarına göre değişir. Karanfil kök ve kök boğazı çürüklüğü hastalıklarına karşı çok hassastır.

Uç Alma: Karanfil yetiştiriciliğinde uç alma, bir bitkiden birden fazla çiçekli sürgün elde etmek amacıyla yapılan önemli bir kültürel işlemdir. Karanfil yetiştiriciliğinde bir, bir buçuk ve iki olmak üzere üç farklı uç alma yöntemi vardır.

Koltuk Sürgünü ve Tomurcuk Alma: Standart karanfillerde tepe tomurcuğunun iri olması için yan tomurcuklar, sprey karanfillerde ise tepe tomurcuğu elle aşağı doğru bükülerek kopartılarak diğerlerinin iyi gelişmesi sağlanır

S

Karanfil yetiştiriciliğindeki hastalıklar ve zararlıları nelerdir?

Karanfil yetiştiriciliğinde çok sayıda hastalık ve zararlı etmeni bulunmaktadır. Fusarium solgunluğu, gövde çürüklüğü, Pythium kök çürüklüğü, Alternaria, kurşuni küf ve bakteriyel solgunluk şeklinde sayılabilir. Yaygın görülen zararlıları ise; kırmızı örümcek, thrips, yeşilkurt ve kök ur nematodlardır.

S

Karanfil yetiştiriciliğinde Hasat ve Hasat Sonrası İşlemler nelerdir?

Hasat ve Hasat Sonrası İşlemler: Standart çeşitler tam açtığında, spreyler ise 2-3 tomurcuk rengini gösterdiği devrede hasat edilir. Standart karanfiller genellikle 20’li, sprey karanfiller ise 5’li, 10’lu veya 20’li demetlenir. Su çektirme, genellikle 4°C’de, ılık ve düşük pH’lı (3.5-5) suda 6-12 saat süre ile yapılır. Ayrıca STS kullanmakta yarar vardır. Karanfiller, 2-4°C’de, % 85-95 hava nemine sahip depolarda suda veya -0.5-1°C arasında kuru olarak depolanırlar. Karanfiller soğutmalı araçlarla kutular içinde kuru veya içerisinde su olan kovalarda 2-4°C’de taşınır.

S

Krizantemin özellikleri nelerdir?

Gül ve karanfilde olduğu gibi krizantemler de bir saptaki çiçek sayısına göre sprey ve standart olarak iki grup altında değerlendirilirler. Krizantemler çok farklı çiçek şekli ve yapısına sahiptirler. Çiçek iriliği ve rengi açısından son derece zengin bir cinstir. Krizantemler çiçek şekli ve yapıları bakımından 6 grupta toplanırlar. Bunlar: a) ray çiçekleri içe doğru bükük, iri çiçekliler b) örümcek, c) pompon, d) dekoratif, e) yalınkat veya tekli ve f) anemon tiplerdir. Kesme çiçek olarak en fazla yetiştirilenler iri çiçekliler ve dekoratiflerdir.

S

Krizantemler nasıl çoğaltılır?

Krizantemler uzun gün koşullarında, yani günde ortalama 14 saatlik ışık altında ve minimum 16°C derecede yetiştirilen anaç bitkilerden alınan yeşil çeliklerle çoğaltılırlar. Çelikler de uzun gün koşullarında, hafif ve geçirgen, nemli ve steril ortamlarda köklendirilir. Uzun gün koşullarında yetiştirilmeyen çelikler çiçek açar ve istenilen kalitede köklü çelik elde edilemez. Meristem kültürü de çoğaltılmada başvurulan yöntemlerden birisidir.

S

Krizantem nasıl dikilir?

Fideler köklü olmalı ve yüzeysel dikilmelidir. Dikim mesafesi çeşide ve kullanılan dikim sistemine göre değişir. Genelde daha önce hazırlanmış yastıklara veya masalara 16x16 cm aralıklarla dikilir Damla sulama daima tercih edilmelidir. Sulamada dinlendirilmiş ve kireç içeriği düşük su kullanılmalıdır

S

Karanfil yetiştiriciliğinde Işıklandırma, sıcaklık nasıl olmalıdır?

Krizantemler mutlak kısa gün bitkileridir. O nedenle ışıklanma son derece önemlidir. Kritik gün uzunluğu 13.5 saattir. Örtü altı yetiştiriciliğinde, dikimden çiçek tomurcuğu oluşturma aşamasına kadar ortalama 14 saatlik ışıklandırma uygulanır. Ek ışıklandırmada 120-170 klux’lük lambalar yeterlidir. Çiçek tomurcuğunun oluşabilmesi için ise kısa gün uygulaması yapılır.Krizantemler serin iklim bitkileridir. Fazla sıcaktan hoşlanmazlar. Çeşitlere göre değişmekle birlikte ortalama gece sıcaklığı 16°C ve gündüz sıcaklığı ise 18-21°C dereceleri arasında değişir.

S

Krizantemlarin en önemli hastalığı ve zararlıları nelerdir?

Krizantemlerin en önemli hastalıkları; kök çürüklüğü, külleme, kurşuni küf, pas ve bazı virüslerdir. Zararlılarının başında ise afitler, yaprak bitleri, kırmızı örümcek, beyazsinek, tripsler, unlu bit, çekirge, yaprak galeri güvesi, kesici kurtlar ve sümüklü böcekler gelir. Ayrıca, asalak bir bitki olan küsküt krizantemlere çok zarar verdiği için görüldüğü yerde ve en kısa zamanda imha edilmelidir.

S

Krizantemde hasat ve depolama nasıl olmaktadır?

Standart tiplerde çiçeğin merkezinde yer alan taç yaprakların yeşil rengini kaybetmediği, dıştaki taç yaprakların ise tamamen açtığı devrede toprak yüzeyinden 10 cm yükseklikten kesilir. Spreylerde en ideal kesim zamanı ortadaki çiçeğin açtığı ve çevresindekileri gelişmelerini tamamladığı dönemdir. Çiçek boyları çeşide göre değişirse de en uygun boy 70 cm dir. Kesilen çiçekler 2-4°C de depolanır. Vazo ömrü uzundur ve 3-4 hafta kadardır. STS kullanılabilir.

S

Lalenin ana vatanı ve özellikleri nelerdir?

Dünyada en fazla bilinen ve geçmişi çok eskiler dayanan çok önemli çiçeklerden birisidir. Zambakgiller (Liliaceae) familyası içerisinde yer alır. Çok yıllık otsu bir bitkidir. Başta Hollanda olmak üzere birçok ülkede yaygın olarak üretimi ve ticareti yapılmaktadır. Lâleler doğal olarak Orta Asya’dan Türkiye’ye kadar geniş doğal yayılma alanına sahiptir. Tulipa gesneriana, kültür çeşitlerinin çoğunluğunun yer aldığı en önemli türdür.

S

Lalenin kullanımı ve üretimi nasıldır?

Çok yönlü kullanımı olan bir çiçektir. Geçmişte en yaygın olarak dış mekânlarda ve saksı gibi kaplarda yetiştirilmiş olan lâle günümüzde kesme çiçek olarak da çok büyük bir pazar payına sahiptir. Hollanda’da hem soğanı ve hem de kesme çiçek olarak en fazla yetiştirilen süs bitkisidir. Dünya lâle soğanı üretiminin %86’sı Hollanda da gerçekleşmektedir. Ülkemizde soğan elde etmek amacıyla son yıllarda Konya, İstanbul ve Sakarya gibi illerde yetiştiriciliği yaygınlaşmıştır. Lâle, üzerinde en fazla araştırma yapılan bir bitkidir.

S

Lalenin özellikleri ve dikimi nasıldır?

Lâlelerin çiçekleri parlak, hemen hemen birbirine eşit 6 adet taç yaprağı vardır. Yaprakları çiçeklerin taban kısmında yer alır. Çiçekleri kadeh biçiminde, farklı renklere sahiptir. İki renkli çiçekler de yaygındır. Soğanı sert ve armudi bir görünüme sahiptir. Soğanların kök sistemi oluşturmaya başlamadan dikilmeleri gerekir. Hemen dikim mümkün değilse 9°C’de, havadar bir yerde muhafaza edilmeleri gerekir. Ön soğutma yapılan soğanlar prepare edilmiş soğanlar olarak adlandırılırlar. Kesme çiçek yetiştiriciliğinde tercih edilen soğanların çevresi çeşitlere göre değişmekle birlikte 12-14 cm’nin altında olmamalıdır. Soğanlar ortalama 2.5 cm derinliğe dikilmelidir. Sera içerisinde kasalarda yetiştirilmesi tercih edilir. Ortalama bir metre kareye 200-300 adet soğan dikilir. 

S

Lalelerin hastalık ve zararlıları nelerdir?

Önemli hastalıklarından bazıları; Kök kararması, kök çürüklükleri, kurşuni küf, maviküf, soğan kuru çürüklüğü ve fusararium solgunluğudur. Lâleler etilen gazına karşı duyarlı olduklarından ortamın havadar olması gerekir. Soğan sineği ve afitler en ciddi zararlılarıdır.

S

Lalenin hasat ve sonrası uygulamaları nasıldır?

Tomurcukların yarısının rengini iyice göstermesi kesimdeki en önemli kriterdir. Uzun süre bekletilecek çiçekler soğanları ile birlikte 0-2°C de 2 hafta süre ile, soğansızlar ise aynı sıcaklıkta 5 gün kadar muhafaza edilirler. Kesim işlemi bıçakla veya sapı çekme şeklinde gerçekleştirilir. Uzun mesafeli taşımalarda kuru muhafaza tercih edilir. Sudan çıkartılan çiçeklerin dip kısmı birkaç milimetre kesilerek iletim demetlerinin açık tutulması sağlanır. Çiçeklerin vazo ömrü 5-6 gündür.

S

Glayölün özellikleri nelerdir?

Ana vatanı Güney Afrika ve Akdeniz Havzasıdır. Gladiolus grandiflorum süsengiller familyasının kesme çiçekçilikte kullanılan en önemli türdür. Küçük boylu tür ve çeşitleri ise dış mekânlarda kullanılmaktadır. Yaprakları kılıç şeklinde ve genelde 1.0 metre kadar boy yapar. Kesme çiçek olarak kullanılan çeşitlerin tamamı çok sayıda farklı türün melezlenmesi sonucu elde edilmiştir. Başaktaki kandil sayısı ne kadar fazla olursa çiçeğin kalitesi de o kadar artar. Çiçek sapının boyu birinci sınıf glayöllerde 120 cm’ye kadar uzayabilir. Genelde her bir kormdan bir çiçek sapı çıkar.

S

Glayölün çiçek özellikleri nelerdir?

Glayöller renk ve form zenginliğine sahiptir. Çiçeklerin açımı başağın alt kısmındaki kandillerden başlar ve uç kısma kadar devam eder. Bir başakta 10-16 kandil bulunur. Glayöller ışığı çok seven bitkilerdir. Örtü altı yetiştiriciliğinin yapıldığı kış dönemlerinde ek ışıklandırma yapılabilir.

S

Glayölün dikimi nasıldır?

Dikim öncesi toprağın iyice sterilize edilmesi ve sağlıklı kormların dikilmesi önerilir. Ayrıca, aynı seraya veya tarlaya üst üste birkaç yıl glayöl dikmekten kaçınılmalıdır. Mutlaka dikim nöbeti uygulanmalıdır. Dikim sıklığı kormun iriliğine göre değişir. Çevresi 8/10 cm olan kormlar metre kareye 100 adet olacak şekilde dikilirken, 12/14 cm ve üzeri olanlar 80 adet dikilir.

S

Glayölün hastalık ve zararlıları nelerdir?

Glayöl kormları lâle soğanları gibi bol miktarda depo maddesi içerdiğinden lâlelerinkine benzer çok sayıda bakteri ve mantar kökenli hastalığı vardır. Önemli zararlıları ise afit, trips, mite, mısır koçan kurdu ve bazı nematodlardır.

S

İç mekan bitkilerinin özellikleri nelerdir?

İç mekân bitkileri genelde doğal ortamlarından alınarak kap içerisinde konut, ofis, okul, otel, alışveriş merkezleri ve hava alanları gibi değişik mekânlarda yetiştirilen bitkilerdir. İç mekân bitkilerinin tanımını yapmak zordur. Bunun da en önemli nedeni çok farklı özelliklere sahip bitkilerin iç mekân bitkisi olarak kullanılmasıdır.

S

İç mekan bitkileri hangileridir?

Begonya, ıtır, küpeli, sardunya ve sümbül gibi çiçekli bitkilerin yanı sıra yapraklarının güzelliği ve formu ön planda olan eğrelti otu, difenbahya ve Kentya palmiyesi gibi çok sayıda bitki türü iç mekân bitkisi olarak kullanılmaktadır. Öte yandan kumkuat, süs narı ve süs biberi gibi bodur bitkiler de önemli iç mekân bitkileri arasında yer almaktadır. Son yıllarda iç mekân bitkilerinin tür ve çeşit sayısında çok ciddi anlamda artışlar olmuştur.

S

İç mekan bitkilerinin yerleştirilmesinde ve düzenlenmesinde neler önemlidir?

İç mekan bitkilerinin yerleştirilmesinde ve düzenlenmesinde bitkilerin boyları, dokuları, formları, yaprak özellikleri, çiçeklenme durumları ve ekolojik istekleri dikkate alınmalıdır. Büyük bitkiler daima arka fonlarda kullanılır. Hava alanları ve alışveriş merkezleri gibi oldukça geniş mekânlarda Arokarya, bambu, kauçuk, palmiye ve hurma gibi büyük bitkiler tercih edilirken ofis ve salon gibi küçük mekânlarda küçük boylu begonyalar, Afrika menekşesi, camgüzeli, difenbahya, kaletya, kılıç çiçeği, maranta, sardunya ve siklamen gibi yaprağını dökmeyen bitkiler tercih edilir.

S

İç mekan bitkilerinde ışık, nem, sıcaklık nasıl olmalıdır?

İç mekân bitkilerinde ışık, nem ve sıcaklık çok dikkat edilmesi gereken noktalardır. Işık isteği fazla olan çiçekler ev ve diğer kapalı mekânların aydınlık yerlerine konmalıdır. Işığın yetersiz olduğu mekânlarda florasans lambalarla ek ışıklandırma yapılmalıdır. Çiçekli bitkilerin ışık ihtiyacı diğerlerine göre daha fazladır. Bitkiler sık sık yer değiştirmeden hoşlanmazlar. Ortam sıcaklığı birçok iç mekân bitkisi için genelde 22-23°C’dir. Genç bitkilerin ışık ihtiyacı yaşlılara göre daha fazladır. Kışın pencere önlerine konan bitkiler iç ve dış ortam sıcaklığı farkından dolayı ciddi anlamda zarar görürler. Benzer şekilde soba ve radyatör yakınındaki bitkilerde kurumalar meydana gelir.

S

İç mekan bitkilerinde saksı değiştirme nasıl olmalıdır?

Saksı değiştirme iç mekân bitkilerinde zaman zaman yapılması gerekli en önemli kültürel işlemlerden birisidir. Bitkiler küçükken seçilen saksılar zamanla bitkilere küçük gelir ve bitki/saksı arasındaki uyum bozulur. Bitkiler yeterince beslenemez ve istenmeyen bozulmalar ortaya çıkmaya başlar. Yeni saksılar bir öncekinden bir boy daha büyük olmalıdır. Saksı değiştirme işlemi ilkbahar döneminde yapılmalıdır. Bitki saksısından çıkartılmadan önce ortamın dağılmaması için sulanır, gövdesi iki parmak arasına sıkıştırılarak ters çevrilir ve saksının bir kenarı sert bir objeye vurularak çıkartılır. Bitkinin fazla büyümüş kökleri tıraş edilerek yeni saksıya dikilir.

S

İç mekan bitkilerinden Begonyanın özellikleri nelerdir?

Begonyagiller (Begoniaceae) familyasının en önemli türlerindendir. Tropik orijinli bitkilerdir. Çoğunluğu otsu yapıdadır. Bitkinin boyu tür ve çeşitlere göre 5 cm ile 1.8 metre arasında değişir. Gelişmiş bitkilerin kökleri türlerin özelliklerine göre lifli, soğanlı, rizomlu ve yumrulu olabilir. Begonyalar çok kıymetli iç ve dış mekân bitkileri olduğu için dünyanın birçok ülkesinde yoğun bir şekilde kültürü yapılmaktadır. Çeşit sayısı 10 000’in üzerindedir. Begonyalar kök yapılarına göre üç grup altında toplanırlar. Bunlar: a) lifli köklüler, b) rizomlular ve c) yumrululardır. 

S

Begonya nasıl çoğaltılır?

Yaprak damarları, yaprak çelikleri, yeşil çelik ve tohumladır. Gübreleme büyümenin aktif olduğu dönemlerde yapılır. Gece sıcaklığı 16 C’nin altına  düşmemelidir. Hastalık ve zararlılara karşı duyarlı olduğundan zamanında gerekli önlemler alınmalıdır. En önemli türleri; Begonia hiemalis, Begonia tuberosa ve Begonia rex’tir.

S

Eğrelti otunun özellikleri nelerdir?

Polypodiaceae familyasının önemli bir cinsi olan Nephrolopsis içerisinde yer alan eğrelti otu evriminin henüz tamamlamamış sporlu primitif bir bitkidir. Dünyanın tropik, suptropik ve ılıman birçok bölgesinde doğal olarak yetişmektedir. Eğrelti otları son derece zarif, genelde sarkıcı formlu ve çok amaçlı olarak kullanılabilen iç mekân bitkileridir. Makrome ve askılı sepetlerde özelliklerini en iyi bir şekilde sergilerler. En yaygın çoğaltım yöntemi toprak üstü gövdelerinin toprağa temas ettiği yerlerden kesilerek ana bitkiden ayırmadır. Çünkü toprak üstü yayılıcı gövdeler temas noktalarından kök oluştururlar. İyice gelişmiş bitkilerin bölünmesi ile de çoğaltılabilirler.

S

Kauçuk bitkisinin özellikleri nelerdir?

Özellikle büyük mekânlarda yaygın kullanımı olan kauçuklar dutgiller (Moraceae) familyasının Ficus cinsi içerisinde yer alırlar. Yaprakları ile ön plana çıkan kauçuklar iç mekânlardaki düşük ışığa ve neme dayanıklı bitkilerdir. Çok önemli bir gölge ağacıdır. Yeşil çelik, yarı odunsu çelik, hava daldırması ve adi daldırması ile çoğaltılır. Fazla ışıktan hoşlanırlar. Gübrelemeye karşı pozitif tepki verir. Çok fazla hastalık ve zararlısı yoktur.

S

Ağaçlar ve çalılar nasıl gruplandırılır?

Ağaçlar ve çalılar odunsu yapıya sahip çok yıllık bitkilerdir. Ağaçlar ve çalılar formlarına, dokularına, kışın yapraklarını döküp dökmemelerine, iriliklerine ve orijinlerine göre gruplandırılırlar. Kışın yaprağını dökmeyen çam, ladin, sedir, kauçuk ve turunç gibi ağaçlar herdem yeşil olarak adlandırılırlar. Bu gruba giren ağaçlar her yıl yaprak dökmezler. Yapraklarını 2-4 yıl içerisinde azar azar yenilerler. Çınar, akçaağaç, yalancı akasya, kavak, dışbudak, süs kirazı gibi ağaçların ise yaz mevsimi sonunda önce yapraklarının rengi değişir, daha sonra dökülür ve ilkbaharla birlikte yeniden yapraklanırlar. Çoğunlukla sonbahar yaprakları sarı, kırmızı ve turuncuya dönerek son derece etkileyici görünüm sergilerler. Dut, süs kirazı, sığla, dantel çalısı ve gilaboru sonbaharda renk harmonisi sergileyen bitkilere ait güzel örneklerdir.

S

Ağaç ve çalıların en önemli özellikleri nedir?

Ağaç ve çalıların en önemli özelliklerinin başında güneş ışınlarını süzmesi ve zeminden yansıyan radyasyonu azaltarak çevresine serinlik vermesi, ses kirliliğini azaltması ve hava kirliliğine karşı koruyucu görev yapması gelir.

S

Park ve bahçelerde ne tür ağaçlar kullanılmalıdır?

Park ve bahçelerde kullanılacak ağaç ve çalıların seçiminde bir iki tür hariç orijinleri göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin, kauçuk, okaliptus ve turunç tropik ve subtropik orijinli ağaçlar olduğundan iç ve yüksek bölgelere dikilirse soğuktan zarar görürler ve bir iki yıl içerisinde kururlar. Süs kirazı ve ıhlamur gibi ağaçlar ise, Akdeniz sahillerinde istenildiği gibi büyüyüp gelişemezler. 

S

Park ve bahçelerdeki Bitki seçiminde nelere dikkat etmek gerekir?

Ağaçlar ve çalılar gölge, güzellik ve bazen de mahremiyet sağlamaya yardımcı oldukları için seçimlerinde çok titiz davranmak gerekir. Bitki seçiminde dikkat edilmesi gereken diğer bir kriter de bitkilerin olgunluk devresinde alacağı form ve irilikleridir. Çünkü ağaçlar büyüme süreci içerisinde sürekli şekil değiştirirler. Bitki seçiminde en fazla hata seçilen bitkinin ileriki yaşlarda alacağı şeklin ve formun tahmin edilememesidir. sedir bitkisinin gençlik döneminde sergilediği form ile olgunluk döneminde sergilediği form birbirinden oldukça farklıdır. Benzer form değişikliği birçok ağaçta görülür. Mekânın etkin bir şekilde kullanılabilmesi açısından seçilecek bitkinin özelliklerinin çok iyi bilinmesi gerekir. 

S

Bitki seçiminde ekolojik koşulların önemi nedir?

Bitki seçiminde ekolojik koşulların önemi hiçbir şekilde göz ardı edilmemelidir. Kurak ve sulama olanağının sınırlı bölgelerde ahlat, alıç, ardıç, yerli çam türlerimiz, hanım tuzluğu, iğde ve meşe gibi türler tercih edilmelidir. Akçaağaç, çınar, göknar, kavak, mazı, şimşir ve porsuk gibi bitkiler ise gölgeli ve nemli yerleri severler. Tuz oranı fazla olan deniz kenarlarında ise hurma, palmiye, yabani fıstık, akçakesme ve kermes meşesi gibi türlerin daha başarılı sonuçlar verdiği bilinmektedir. Kumul stabilizasyonlarında Kıbrıs akasyası, okaliptus ve demir ağacı gibi hızlı büyüyen bitkiler kullanılır.

S

Mevsimlik çiçeklerin özellikleri nelerdir?

Mevsimlik çiçekler park ve bahçelerin en etkileyici renkli elemanlarıdır. Mevsimlik çiçekler dış mekânların kısa sürede renk ve canlılık kazanmasında en çok önem taşıyan bitkisel materyallerdendir. Mevsimlik çiçeklerin en avantajlı yönü, her mevsim veya her yıl değiştirilebilme olanağıdır. Bu nedenle mevsimlik çiçekler dış mekân düzenlemelerine çalışma esnekliği getiren en değerli elemanlardır. Mevsimlik çiçekler dış mekâna renk, koku, huzur, hareket ve canlılık getirmek amacıyla kullanıldığı gibi, tekdüzeliği yok etme, yüzey etkisi yaratma, görünmesi istenmeyen objelerin ve yerlerin kısa sürede kapatılması amacıyla da geniş ölçüde kullanılmaktadır. 

S

Park ve bahçelerde kullanılan çiçekler hangileridir?

Biberiye, fesleğen, lavanta ve kekik gibi aromatik bitkiler de mevsimlik çiçekler gibi park ve bahçelerde rahatlıkla kullanılmaktadır. Buz çiçeği, gazanya ve ipek çiçeği hem çok çekici çiçekleri ve hem de yer örtücü özellikleri ile park ve bahçelerde yaygın olarak kullanılmaktadır. Yıllardır geniş çapta kullanılan mevsimlik çiçeklere ait bazı örnekler: aslanağzı, ateş çiçeği, camgüzeli, Cezayir menekşesi, hercai menekşe, horozibiği, Hüsnü Yusuf, kadife çiçeği, kâğıt çiçeği, kasımpatı, kirli hanım eli, papatya, petunya (kahkaha çiçeği), portakal nergisi, sardunya, şebboy, turna gagası, unutma beni, vapurdumanı ve yıldız çiçeğidir.